Aynaları pek sevmem. Çok mecbur kalmadıkça da bakmam. Dışarı çıkmadan önce ayna karşısında saatlerini geçirenlerden olmadım hiç. Nadir de olsa kendimi gördüğüm oluyor ancak.
Öyle zamanlar geliyor ki, evdeki bütün aynaların üstünü örtüyorum. O kadar canım sıkılıyor ki, hayatı da görmek istemiyorum. Sürekli bir uyku, uyanıp tekrar uyku... Bir nefes alamama hali...
Öyle zamanlar geliyor ki, salt karanlığı, yok oluşu istiyor insan... İnananlara imreniyor, öldüklerinde cennet veya cehennemleri var diye. Sıkıştıklarında anlamını bile bilmedikleri kelimeleri mırıldanarak huzur bulabiliyorlar diye...
Öyle zamanlar geliyor ki, dostlarını özlüyor insan... Zamanında dost dediklerini, araya giren ayrı yaşamlarla, ayrı insanlar olduklarını bilmedikleri, boş teranelerden lafladıkları dostlarını...
Öyle zamanlar geliyor ki, kendini özlüyor insan be arkadaşım, eskiden daha yakın olduğu kendini ve işte öyle zamanlarda bir ayna yetiyor ağlamaya...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder